Pranga Atmak Ne Demek? Ekonomik Perspektiften Bir İnceleme Kaynakların Sınırlılığı ve Seçimlerin Sonuçları: Ekonomist Bir Bakış “Her seçim, bir kayıp ile gelir. Ekonomi, bu kayıpları en aza indirmek için yapılacak tercihlere dair bilimdir.” Bu söz, ekonominin temel prensiplerinden birini yansıtır: kaynakların sınırlı olması ve bu sınırlamalar içinde yapılan seçimlerin sonuçları. Bu bağlamda, bir kavramın – “pranga atmak” gibi – ne anlama geldiğini anlamak, yalnızca bir ifade anlamından öte, toplumsal ve ekonomik düzeyde bir etkiye işaret eder. Peki, pranga atmak ne demek? Ekonomik anlamda, pranga atmak, bir tür sınırlama veya kısıtlama anlamına gelir. Bu kısıtlamalar, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde…
8 YorumKategori: Makaleler
Mide Hangi Bağırsağa Bağlıdır? Tarihten Günümüze Sindirimin İnce Eşiği Mide hangi bağırsağa bağlıdır? sorusu, ilk bakışta basit bir anatomi bilgisini çağrıştırır; ama bu küçük ayrıntı, sindirim fiziolojisinden cerrahi yaklaşımlara, tıp tarihinden güncel akademik tartışmalara uzanan geniş bir düşünme alanı açar. Midenin çıkışındaki kapı bekçisi pilor, içeriği onikiparmak bağırsağına (duodenum) aktarır; işte bu bağlantı, hem yapısal hem işlevsel olarak sindirimin ritmini belirler. Pilorun, mide ile duodenum arasındaki geçişi denetleyen kas halkası (pilor sfinkteri) olduğu ve “mide—duodenum” sınırını çizdiği, temel anatomi kaynaklarında açıkça yer alır. [1] Tarihsel Arka Plan: Galen’den Vesalius’a, Beaumont’tan Modern Fizyolojiye İnsan bedeninin haritası yüzyıllar boyunca parça parça çözüldü.…
Yorum BırakLÖS Toprak: Eğitimde Dönüşümün Temel Taşlarından Biri Giriş: Öğrenmenin Dönüştürücü Gücü Eğitim, sadece bilgi aktarmakla sınırlı bir süreç değildir. Öğrenme, insanın dünyaya bakış açısını dönüştüren, varoluşunu yeniden şekillendiren bir deneyimdir. Her bireyin eğitim yolculuğu, hem kendini tanıma hem de çevresini anlama fırsatı sunar. Eğitimdeki her yeni bilgi, öğrencinin düşünsel sınırlarını genişletir, bu sınırların ötesine geçmesi için onu cesaretlendirir. Bu dönüşüm, bazen dışsal faktörler tarafından yönlendirilirken bazen de bireyin içsel çabasıyla gerçekleşir. İşte bu dönüşümün anlamlı olduğu topraklardan birisi de “LÖS toprak”tır. LÖS toprak, doğal dünyadaki bir fenomenin eğitim dünyasına yansımasıdır. Herkesin bildiği, dokunduğu ve üzerinde düşündüğü topraklardan farklı olarak, LÖS…
Yorum Bırak“Kalu beladan beri Müslümanım demek ne demek?”: Rahatlatan slogan mı, sorumluluk çağrısı mı? İtiraf edeyim: “Kalu beladan beri Müslümanım” cümlesi kulağıma her çalındığında hem gülümsüyorum hem de irkiliyorum. Gülümsüyorum; çünkü bu cümle ait olduğumuz hikâyeyi hatırlatıyor. İrkiliyorum; çünkü bazen bu cümle, düşünmeyi durduran, konforlu bir son söz gibi kullanılıyor. Oysa ben bu yazıda o konforu bozmak istiyorum: Bu cümle gerçekten ne söylüyor ve biz onu hangi amaçla söylüyoruz? Provokatif iddia: “Kalu beladan beri Müslümanım” çoğu zaman imanın derinliğini değil, sorgulamayı erteleyen bir güvenlik battaniyesini anlatıyor. “Kalû Belâ”nın kaynağı: Mit, hatıra, yoksa metafor mu? “Kalû Belâ”, Kur’an’daki “Elest Bezmi” anlatımına yapılan…
Yorum BırakGözetim Belgesi Ne Demek? Toplumsal Gözün Belgeleşmiş Hâli Üzerine Sosyolojik Bir Analiz Bir araştırmacı için toplum, daima hareket hâlindeki bir organizmadır. Her birey, o organizmanın hem bir parçası hem de bir gözlem nesnesidir. Gözetim kavramı bu bağlamda yalnızca bir kontrol mekanizması değil, aynı zamanda toplumsal düzenin sürekliliğini sağlayan bir iletişim biçimidir. Gözetim belgesi ise bu sürecin somutlaşmış hâlidir; toplumsal bakışın, normların ve kuralların bir araya gelerek bireylerin davranışlarını kayıt altına aldığı görünmez bir aynadır. Gözetim Belgesinin Toplumsal Anlamı Toplumsal yaşamda her eylem, bir biçimde gözetim altındadır. Devlet kurumları, okullar, iş yerleri, hatta dijital platformlar bile bireylerin davranışlarını ölçer, değerlendirir, sınıflandırır.…
Yorum BırakÖzet: “Hitap” TDK’ya göre birine söz yöneltme/seslenmedir; kökeni Arapça “ḫiṭāb”tır. Doğru yazım “hitap”, -i hâlinde “hitabı”. Bazen bir kelime insanın içine işler. “Hitab ne demek TDK?” diye aratırken aslında hepimiz aynı şeyi arıyoruz: karşımızdakine nasıl sesleneceğimizi, nasıl bağ kuracağımızı… Bugün gelin, bir blog yazarının kahvesini yudumlarken kurduğu samimi cümlelerle, hem sözlüğe kulak verelim hem de günümüz dünyasında hitabın nasıl şekil değiştirdiğini konuşalım. Hitab mı, hitap mı? TDK ne diyor? Önce en önemli yerden başlayalım. TDK’ya göre “hitap”, “sözü birine veya birilerine yöneltme, seslenme” anlamına gelir. Kelimenin kökeni Arapça ḫiṭāb’tır. Güncel kullanımda doğru yazım “hitap”tır; -i hâlinde ses uyumuyla “hitabı” şeklini…
Yorum BırakBeklemenin Eğitici Gücü: “Kargo Ne Zaman Gelir?” Sorusunun Pedagojik Anlamı Bir eğitimci olarak her gün öğrenmenin dönüştürücü gücüne tanıklık ederim. Ancak çoğu zaman öğrenme, sınıf duvarlarının ötesine taşan bir süreçtir. Günlük hayatın içindeki sıradan sorular bile derin bir pedagojik anlam taşır. “Kargo ne zaman gelir?” sorusu da bunlardan biridir. Bu soru, yalnızca bir teslimatın zamanını değil, bireyin sabrını, beklentisini ve bilgiyle ilişkisini de sınar. Aslında bu basit görünen soru, modern toplumun öğrenme biçimlerini yeniden düşünmemizi sağlayan bir aynadır. Öğrenme Teorileri ve Bekleme Eylemi Pedagojik açıdan beklemek, bilişsel ve duygusal öğrenmenin birleştiği bir süreçtir. Davranışçı öğrenme teorisi, öğrenmeyi ödül ve ceza…
4 YorumBir Eğitimcinin Kaleminden: Gölpazarı’nın İlçe Oluşunun Öğrettikleri Öğrenmenin dönüştürücü gücüne inanan bir eğitimci olarak, her tarihi olayda bir ders, her toplumsal dönüşümde bir öğrenme süreci görürüm. Gölpazarı’nın ilçe oluşu da sadece idari bir karar değil, bireylerin ve toplumun öğrenme süreçlerinin yansımasıdır. “Gölpazarı ne zaman ilçe oldu?” sorusu, yüzeyde bir tarih bilgisi arayışı gibi görünse de, aslında bir topluluğun bilgi, deneyim ve kimlik inşasını anlamaya davettir. Tarihsel Bir Öğrenme Süreci: Gölpazarı’nın İlçe Oluşu Gölpazarı, Bilecik iline bağlı, Osmanlı dönemine kadar uzanan köklü bir yerleşimdir. Gölpazarı, Cumhuriyet’in erken yıllarında hızla gelişen Anadolu kasabalarından biri olmuş, idari yapısını güçlendirmiştir. 4 Nisan 1946 tarihinde…
8 YorumFarklı açılardan bakmayı seven biri olarak, bugün sizlerle “Uluslararası Hava Hukuku nedir?” sorusuna hem kalpten hem de akıldan yaklaşan bir sohbet başlatmak istiyorum. Yorumlarda görüşlerinizi duymayı gerçekten isterim; çünkü bu konu, yalnızca gökyüzündeki çizgileri değil, yerdeki hayatlarımızı da etkiliyor. Uluslararası Hava Hukuku Nedir? Tanım, Kapsam ve Ana İlkeler Uluslararası Hava Hukuku, devletlerin egemenlik yetkileri, hava araçlarının (özellikle sivil uçakların) statüleri, hava seyrüsefer güvenliği, yolcu ve kargo taşımacılığı, havaalanlarının işletimi, güvenlik ve çevre standartları gibi konuları düzenleyen kurallar bütünüdür. Temel dayanakları arasında devletlerin hava sahası üzerindeki tam ve münhasır egemenliği ilkesi, uçakların kayıt ve milliyeti, uluslararası standardizasyon (ICAO tarafından belirlenen SARPs—Standards…
Yorum BırakGirdab mı Girdap mı? Tarihin Dil Üzerindeki Sessiz Yolculuğu Geçmişi anlamaya ve günümüzle bağ kurmaya çalışan bir tarihçi olarak, kelimelerin sessiz yolculuklarına tanıklık etmek daima büyüleyici olmuştur. Her kelime, sadece bir anlam taşımaz; aynı zamanda zamanın ruhunu, toplumların dönüşümünü ve kültürel kırılmaları da içinde barındırır. “Girdab mı girdap mı?” sorusu da aslında yalnızca bir yazım tercihi değildir; dilin tarihsel gelişimi, toplumun değişen algısı ve kültürel bağlamlarla ilgili çok katmanlı bir hikâyenin kapısını aralar. — Osmanlı’dan Günümüze Dilin Evrimi Osmanlı döneminde kullanılan dil, Arapça ve Farsçadan yoğun bir şekilde etkilenmiştir. “Girdab” kelimesi bu dönemin söz varlığında yaygındı. Arapça kökenli bu sözcük,…
Yorum Bırak